Serdar Adem İşler


Şehiriçi Yolcu Taşımayla İlgilenen Yok mu?

Aksaray haberleri, Salihler şehri gazetesi, Aksaray haber


Daha kaç kere yazacağız? Kime danışalım, kimden yardım isteyelim? Aksaray vilayeti şehiriçi yolcu taşıma hizmeti gerçek ya da tüzel kimlerin uhdesinde? Yok mu vatandaşın ulaşım işiyle ilgilenen? Cenaze ortada mı kalsın? Başkentten mi isteyelim sorunlarımıza çözüm bulunmasını?
Şehiriçi yolcu taşıma hizmeti gören araçlar oldukça verimsiz. Hiç ergonomik değil. Bir kere oturma kapasitesi son derece yetersiz. Kapı basamakları dersen, tiyatro sahnesini andırıyor. Tırmanırken insanın menüsküsleri sancıyor. Ama alınmış bir kere. Yapacak bir şey yok. Bu kararı verenlere Allahınızdan bulun demekten başka. Ha umurlarında mı derseniz, pek emin değilim. 
Şehiriçi toplu ulaşım araçları lebaleb dolu. Sadece bu durum bile pandemiyle Rus Ruleti anlamı taşır ama kimin umurunda değil mi? Daha kaç kere söyleyeceğiz? Balık istifi yolcu taşınıyor.  Omuz omuza…  Bu asla ve kata doğru bir uygulama değil. Binmesi ayrı bir dert, arka kapıdan yolcu alma fantezisi yüzünden, inmesi bambaşka bir dert. Makam araçlarından bu durum görünmüyor olabilir ama ne yazık ki gerçek bu. Fark edin artık. Açın gözlerinizi. Vatandaşın isyanını duyun artık. Açın kulaklarınızı. Corona mevsiminin geçmediği söylenirken, yetkililer tarafından vatandaşlarımızdan korunma noktasında ihmal göstermemeleri önemle ihtar edilirken bu halin açıklamasını yapmak mümkün mü? Pandemi olmasa bile modern toplumlarda ayakta yolcu taşınması diye bir durum asla söz konusu olamazken... Biz geçtik modern olmayı coronayı bile dikkate almadan başına buyruk hareket ediyoruz. Bu kafayla devam edersek, Avrupa bizi kıskanmayı terk eder benden söylemesi…
Farz edelim ki etkili ve yetkililer durumdan haberdar değiller. Daha önceki yazımı da gözden kaçırmış olsunlar. Bu dönem artık bitti. Bu seferki yazımın başlığını itinayla seçtim, bu aşamadan sonra görmezden gelinemez diye düşünüyorum.  Yani haberdar olduklarını kabul ediyorum. O zaman geriye tek şey kalıyor. Meselenin üzerine ciddiyet ve samimiyetle eğilerek uzun vadeli ve kalıcı çözüm bulmalarını beklemek…
Sorunları son kez daha maddeler halinde sırlamaya çalışayım. Sefer aralıkları uzun olduğu için taşıtlar kalkış noktasında doluyor. Dolayısıyla diğer duraklarda bekleyen yolcular zamanında binemiyor. Bazı araçların inmek için kullanılan uyarı düğmeleri çalışmıyor. Hem de aylardan beri böyle…  Bazı araçların güvenli bir ulaşım için koltukların arkasında olması gereken tutanakları yok. Ayrıca birçok sürücü, hangi akla hizmetse, arka kapıdan yolcu alıyor. Bu durum sadece inmeyi zorlaştırmıyor, aynı zamanda yolcular arası sürtünmeyi de artırıyor. Bu durumun corona tedbirlerini ihlal ettiğini söylememe gerek var mı bilmiyorum. Ayrıca inmekte binmekte zorlanan yolcuların haklı serzenişleri karşısında bazı sürücüler ne yazık ki edep ve adaba aykırı cevaplar veriyorlar. Bunun da altını çizmek istiyorum. Sürücülerin eğitilmesi şart… 
Eğer toplu taşıma sorunumuza çözüm getirmekte sıkıntı varsa, mesela ekonomik güçleri yüzünden özel sektöre söz geçirilemiyorsa, o zaman şehiriçi yolcu taşlıma devletleştirilsin. Birileri para kazanacak diye vatandaşın rahatını kaçırmaya ve sağlığını tehlikeye atmaya kimsenin hakkı yok. Bu konuda ilk aşamada Belediye sahaya inebilir. Toplu taşımayı üzerine alabilir. Hatta bana göre alması da gerek... Daha önce denendi ama sanırım gösterilen orantısız tepki yüzünden geri adım atıldı. Ama artık yeter. Burası Muzistan değil. Yolcu taşıma medeni ve sıhhi şart ve kaidelere uygun şekilde yapılamayacaksa ya cezai müeyyidelerle düzeltilmeye çalışılmalıdır ya da taşıma hizmeti kademeli olarak devletleştirilmelidir.
Belki de en doğrusu şehiriçi yolcu taşıma işinin belediye tarafından yapılması. Yani kademeli olarak devletleştirilmesi…
Haydi bakalım, vatandaşın lehine vakit geçirmeden gerekli ve hayırlı adımları atalım.

YAZARLAR