Şu anda karşımda duran bir yabancıya ağız dolusu Aksaray ile ilgili hangi övgüyü yaparsam yapayım inan ki kimse benim yanlış söylediğimi belirtemeyeceği gibi söylediğimin hiç birini de kesinlikle somut verilerle yalanlayamaz da.!!!
TÜM DÜNYA AKSARAYIN EKMEĞİNİ YİYOR DESEK KESİNLİKLE DOĞRUYU SÖYLEMİŞ OLURUM!!
Mesela “Tüm dünya Aksaray’ın ekmeğini yiyor” desem yalan olur mu?!!!
“Dünya şu anda Aksaray’ın Süt’ünü, ayranını içiyor, yoğurduğunu yiyor.
Yünlü giyeceklerin tamamını Aksaray sayesinde giyiyor veya bu tarihte ilk defa Aksaray’da sağlandığından insanlar buna kavuştu” desem yalan mı söylemiş olurum?!!!
Yoksa sahip olduğum bilgiler ışığında oluşan öz güvenimle sadece ve sadece gerçeklerimi söylemiş olurum?!!!
Elbette ki gerçekleri söylemiş olurum.
Daha birkaç saniyelik beyin jimnastiğiyle bu maddelere nice, nice gerçekleri ifade eden maddeleri de çok rahatlıkla eklerim.
AKSARAY YERYÜZÜNDEKİ TURİZM ÇEŞİTLİLİĞİNİN TAMANINA SAHİP EN NEDİR YERİDİR!!!
Yazının girişinden itibaren söylediklerim bile Aksaray’ın akla gelebilen her türlü zenginliğe bu çerçevede yeryüzündeki turistlerin tamamının isteklerine uygun turizm çeşitliğine sahip olduğunun kanıtıdır!!!
Bu çeşitliliğimizden biriside ülkemiz genelinde en büyüğü olan Sultanhanı kervansarayımız bizim birçok tekimizden birisine sahip olmamızı sağlamasının yanında Kervansaray sayısıyla da Aksaray ülkemizde bu konuda da en çok yapıya sahip olan vilayetidir.
Bu özelliğimizle de yani Kervansaraylarımızla ilgili olarak 29.04.2019 Pazartesi günü daimi 1. köşem olan Bana Göre ’de ”KERVANSARAYLARIMIZDANDA MAKSİMUM FAYDALANMAMIZDA VALİ MANTI’YA NASİP OLSUN!” başlığı altında;
Aksaray’ın sayısız ilkler ve teklerinden biriside hiç kuşkusuz yeryüzünde tam olarak analizi yapılmasa da ülkemiz genelinde ayakta bulunanlar ve son yıllarda yapılan restorasyonlarla ayağa kaldırılanlar göz ününe alındığında en çok sayıdaki Kervansaraylarımızla da hem her türlü açık sinema filmi doğal platosu olmasıyla, hem de en çok ziyaret edilecek turizm çeşitlendirmesinde bizi bu konuda birinci sıraya oturtuyor.!!!
Fakat şimdiye kadar bu en çok sahip olduklarımızdan bir çoğunu kazma, kürek ve balyozlara hatta dozer ve kepçelere havale ederken elde olan ayakta olan bir kısmı ise restore edilenlerden ise Sultanhanı kervansarayı dışındakilerden hakkıyla iç ve dış turizmde faydalanamıyoruz.!!!
Turizmimizin çeşitlendirilmesi ve buraların Tepesi delik(Öresin Han) Kervansarayında olduğu gibi tarihteki gibi otantik şekilde barınma yeri olarak ta kullanılması için gerekenler yapılmadığından Şubat 2009’daki bir yazımı ilgi tutarak 15.01.2014 Çarşamba günü ”KERVANSARAYLARIN ZİNCİRİNİNDE ALTIN YUMURTLAYAN TAVUK OLMASI SAĞLANMALI!!!” başlığı altında;
27.02.2009 Cuma günü ”TÜRKİYE NİN EN BÜYÜK HANI!!! SULTANHANI KERVANSARAYI” başlığı altında;
Tarihi ipek yolunda seyahat eden tüccarlarla yüklerinin taşınmasında ve kendilerinin binmesinde kullandıkları hayvanların barınması için Selçuklular zamanında Anadolu da yapılan yüzlerce Kervan saray ‘ın ayakta kalanların 4’ü ilimiz sınırları içinde bulunmaktadır.
Sayısal yönüyle Aksaray Kervansaray zengini olmasının yanında ayrıca da Türkiye’nin en büyük tek Kervansarayı olan Sultan Hanı Kervansarayına da sahip tek vilayetiyiz.!!!
ASMA VE NORA ANTİK KENTLERİNİ BİLEN YOK!
Aksaray’ımız bilindiği gibi Osmanlı döneminde 59,Cumhuriyet döneminde ise 56 yıl olmak üzere 119 yıl(Osmanlı Arşivlerinde bulunan son bilgilere göre birinci ilçelik esareti 1845-1920 arası olduğundan toplam olarak 131 yıl) boyunca Niğde’ye bağlı kalmak mecburiyetinde bırakıldı.
Aksaraylının iradesi dışında zorla kendisiyle hiçbir ticari bağlantısı, kültürel bağı olmayan, ayrıca da nüfus ve yüz ölçüm ile yer üstü ve altı değerleri yönünden yarısı kadar bile olmayan Niğde ye bağlı kalma mecburiyetinde bırakılmasıyla kendisine tarih boyunca yapılan en büyük kötülük gerçekleştirilmiştir.!!!
Çünkü bu zaman içinde Aksaray Niğde’nin istisna dışında kalan eşrafının kompleksi ve bu kompleks nedeniyle hak ettiği yatırımların hiç birini alamadığı gibi turizm yönünden de kelimenin tam anlamıyla sahipsiz kaldı.!!!
Bunun en iyi örneklerinden ilki sahip olduğu her turizm dalındaki onlar, yüzler, binler hatta on binlerce değerinin envanterinin çıkartılmaması.
Bu konudaki ikinci örnek ise Helvadere Kasabasındaki Nora Antik Kentiyle Altınkaya sınırları içinde bulunan Asma Kalesi ve Antik Kentinin ve Eskil ilçemizdeki birçok yazımda belirttiğim antik kentlerinin de bilinmemesidir.!!!!
Turizme açılmaları halinde her yıl yüzbinlerce artı Turistin ziyaret edeceği bu artı turistlerden elde edilecek parayla ülkemizin ve bölgenin elde edeceği gelirin yanı sıra tanıtımımıza da büyük katkı sağlayacak bu yerlerin çoğu şimdiye kadar ilimizde görev yapan Valiler tarafından bile gezilmedi.
Mahir Hocadan sonra gazetecilik mesleğinin tamamını Aksaray’da fiilen sürdüren, meslektaşlarımız arasında Aksaray’ın tarihini, turizmini ve kültürel varlıklarını, yer altı ve üstü zenginliklerini en iyi bileni olmama rağmen ilimizdeki bir çok güzel antik değeri ve kentleri benim bile görmediğime, göremediğime göre varın gerisini siz düşünün.!!!
SUSADI’NIN ŞAHASER CAMİİSİ
Aksaray Merkez ilçeye bağlı Susadı köyünün girişinde bulunan kubbesinin bir kısmı ile mimberinin bulunduğu duvar ayakta kalan büyük bir ihtimal ile İslam öncesi yapılan ve daha sonra ise üstüne taş kaplanarak Camii haline getirilmiş olan muhteşem işlemeli camide kendine özgü özelliğe sahip muhteşem bir yapı.
Bu güzel yapıyı başta ilimizin şimdiye kadarki Turizm Müdürleri ile Kültür ve Turizm Müdürleri olmak üzere yetkili ve ilgilerin yanı sıra Medya mensuplarının da çoğu bilmemektedir.
Bende tesadüfen bu köye başka bir iş için gittiğimde bu muhteşem sahipsiz eseri gördüm.
Vali Orhan Alimoğlu nun sahip çıkması için bilgilerine sunuyorum. ” diye belirttiğim kervansaraylarımızın onarımları hızla devam erdenlerinin bu restorasyonlarının takibiyle hızla tamamlanmasının sağlanması.
Nora ve Çardak antik kentleri ile Susadı Camisi içinde gerekenlerin Vali Selami Altınok tarafından yapılması ve yaptırılması dileğiyle.” diyerek bitirdiğim yazımdaki dileklerimin ilimizin mutlu istikbali için Vali Ali Mantı Beye nasip olması dileğiyle. Diye ısrarla sürdürdüğüm yazılarımın maalesef akla ziyan bir şekilde şimdiye kadar gereği yapılmadı.
Diye tamamladığım yazımdaki bahsi geçen antik kentlerimizden Nora antik kenti ile ilgili gerekenlerin yapılması için Vali Hamza Aydoğdu’nun başlattığı çalışmaların İnşallah yakın zamanda meyvesini alırız.
Darısı yazımdaki dile getirdiğimiz değer biçilemeyen diğer zenginliklerimizin üstüne.
Vali Hamza Aydoğdu’nun Mevla'mızın izni ile niyetinin de hayır olmasıyla kendisi gibi çalışkan ekibinin samimi gayretiyle bu yazıda da dile getirdiklerimin tamamı konusunda da gerekeni yapacağına olan güvenimle bunları kendisine arz ediyorum.
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.
