Rasim GÜL


AKSARAY’DA, HUZURLU VE GÜVENDE YAŞAMAK ELİNİZDE

Aksaray haberleri, Salihler şehri gazetesi, Aksaray haber


Aksaray’da huzurlu ve güvende yaşamak, başlığını yazarken doğduğum, büyüdüğüm ve yaşadığım şehrimi kötülemek, karalamak, küçümsemek asla olamaz. Amaç insanların daha dikkatli olmalarını ve karşılaştıkları olaylardan üzülmeyerek tebessüm edip geçmelerini sağlamaktır.

Seçilen ve atanan her görevliye saygı duymak ve onların başarılı olmalarını dilemek ve yardımcı olmak, millet ve devlet terbiyemizin gereğidir. Bu insanlara saygı duyma mecburiyeti vardır ama sevme mecburiyeti yoktur. Sevmeyi görevli kendi hak eder veya etmez onun bileceği iştir. Karşılıksız sevgi ise YALANDAN başka bir şey değildir. 

Aksaray’da huzurlu ve güvende yaşamak için dikkat etmeniz gerekenleri sıralıyoruz, BİR: İktidarın yetkililerine çatmayacaksın, bırak çatmayı yan gözle bile bakmayacaksın. Översen kesin olmamakla beraber iyi olur ama asla tenkit etmeyeceksin, edersen bedelini ödersin. İktidar mensupları her lafı söylemekte serbesttir ama sen değilsin.

İKİ: Devleti temsil eden başta vali olmak üzere bütün temsilcilere karşı neyi nasıl söyleyeceğini kırk defa ölçüp biçeceksin. Boğaz KIRK boğum derler ya kırk defa yutkunup ondan sonra söyleyeceksin. Romanlarda, şiirlerde, nutuklarda, her ne kadar Cumhuriyet Demokrasi, insan hakları diyorlarsa da gaza gelip bu sözlere güvenerek hak-hukuk ve doğruları söylüyorum diyerek riske girmeyeceksin. 

Devleti ve hükumeti temsil edenlerden bir talepte bulunmadan evvel seni kollayıp gözetecek ve daraldığın zaman seni koruyacak birilerini mutlaka bulman lazım. Kimi ve nasıl bulacağını paşa gönlün bilir. Şayet beceremezsen becerenlerden yolunu, yöntemini öğreneceksin. Tabi bunlar bedava ve boş lafla olmaz, bunu da bileceksin.

Aklınca demokrasi ve insan hakları adına hiç durmadan iktidarı eleştiren muhalefet partilerinin ne iş yaptığını sorma, onlar terlemeden zaman harcamadan sadece cumhurbaşkanına liderlerinin verdiği cevapları papağan gibi ilde tekrarlamakla meşguller. Çok ve doğru çalışmalarını isteyip adamları rahatsız etmeyeceksin.

Halkın menfaatlerini korumak için kurulmuş olana Sivil Toplum Örgütlerinin de yapılanlar ve yapılmayanlar için ne düşündüklerini sormayacaksın. Yönetenlerin âmâsız, lakinsiz, fakatsız bir şeyler söylemeleri mümkün değil, çünkü cesaretleri yok. İktidar hesap soracağı için onlarla papaz olmak istemezler. Bunlara bakıp sende akıllı olup susacaksın. 

Şehir içinde trafik berbat olsada sen demeyeceksin, sorumlusu kimdir diye sormayacaksın, boynunu büküp kaderine razı olacaksın. Boşu boşuna strese girmeyeceksin, yoksa baş ağrısından ağrı kesicilere esir olursun.

Ana yolda giderken dörtlüyü yakarak yolu kesen araç sürücüsüne bir şey demeyeceksin, kızmayacaksın adam dörtlüyü yakarak ANAYASAL hakkını kullanıyor!!! Bu parktan dolayı kaza olmuş acele ameliyata giden bir doktor ölmüş, kader deyip geçeceksin.

Adam yolun ortasından yaptığı apartmana, su ve elektrik geçirmek için yolu kazmış, doldurmuş ama biraz çukur kalmış araban KÜT diye düşmüş bir yerlerini kırmış telaşlanmayıp ağzını açmayacaksın. Yapacağın en iyi iş sanayiye gidip arabanı tamir ettirmektir.

Evden eve nakliye araçları yolu kesmiş, eşya taşıyor yol kapalı, yapacağın tek şey başka yoldan devam etmektir. Adam sokakta düğün yapıyor, tabi olarak sokağı kapatacaktır. Kızmayacaksın yolunu değiştireceksin çünkü adam MURAT alıyor, alsın deyip geçeceksin.

Hastan varmış, bebek uyuyormuş, yüzlerce araba ile adam düğün, nişan ve sünnet yapıyor, elbette yüzlerce araba kornasını çalacak. Korna çalmadan etrafı ayağa kaldırmadan olur mu? Hatta tır olurda HAVALI kornasını çalarsa daha bir heybetli oluyor. Düğün sahibi MURAT alıyor, murada engel olmak olur mu? Elbette olmaz.
 
İl merkezinde trafik lambası konacak en az yerler var her nedense konmuyor. Sakın sesini çıkarma, moralini bozma kaza yapmadan yola devam et. Yılda 20-30 kazanın ve 3-5 kişinin ölmesi çokta önemli değil. Merak etme, 10-15 yıl içinde halledilecektir acele etme. Acele işe şeytan karışır.

Birde ana yollarda sağa ve sola dönüşlerde görüşü engelleyen yüzlerce yere kafayı takma. Kaza yapmadan dönmeye bak, yıkılmayan yerlerin kimlere ait olduğunu da düşünme işin içinden çıkamazsın, boşuna moralini bozma, keyfine keder verme. 

Lagar kapakları genellikle 2-3 santim yukarda ve aşağıda olabilir. Araban düştüğü zaman arabaya zarar verse de tasa etme, canını sıkma sabret. 50 yıl sonra belki düzelebilir, bekle o zaman kapaklar yolla sıfır olabileceğinden rahat edersin.

Millet Bahçesi yapımı, Kentsel Dönüşümün başlamasını, Bilim Merkezinin açılmasını, Engelsiz Yaşam Merkezinin temelinin atılmasını, Yeni Belediye Binasının ihalesini, Şehirlerarası Terminalin şehre yakışır şekle düzenleme çalışmalarını tebrik ediyoruz.

Başkan Evren Dinçer’in başta partisinin ve bürokrasinin engellemelerine karşı ne kadar çaba içerisinde olduğunu biliyoruz. Ne yazikki gelenek böyledir, kendi partisinin engellemelerini yenen başkan, muhalefetin engellemelerini çok daha kolay halleder. 

Başkan Dinçer’in kalan süresi içerisinde bu güne kadar çalışmasını en az 3-5 katlaması gerektiğine inanıyoruz. Bu da asla zor değil tek ilacı partizanlığı bırakıp, akılla, bilimle ve Aksaray’ı sevenlerle birlikte olması yeterlidir.
                                                                                Hayrola, Muvaffak Ola, Muzaffer Ola.

YAZARLAR