Tufanla ilgili son derece çarpıcı açıklamalarda bulunan ünlü bilim insanı;Nuhun Allahın emriyle inşaa ettiği geminin yapımında bizzat yine Allah´ın emriyle Cebrail meleğinin Nuh Peygambere asistanlık yaptığını Geminin plan ve projelendirmesinden tutunda geminin yapımında kullanılan yapı malzemelerinin ve maddelerin seçimine kadar bu süreci birlikte götürdükleri Kur´an-ı Kerimle sabittir diyen ünlü bilim adamı yanısıra geminin yapımında kullanılan malzemenin tanah-yada tora´nın veyahutta bilinen adıyla tevrattaki gibi dahası incillerdeki gibi tahtadan değil aksine özel strafor kaplı metal ve demirden yapıldığı yine Kur´an-Kerimle sabittir diyen bilim adamı; bu bilimde devrimdir zira tevrattaki yada incillerdeki gibi ağaçtan tahtadan yapılmış bir gemi olsaydı;tahtanın doğada çözünürlüğü çok kısa bir sürede gerçekleşeceğinden dolayı Nuhun Gemisini aramak tamamen yersiz olacaktı zira Nuhun gemisi binlerce yıl önce toprağa karışmış olacaktı;oysa özel strafor kaplı metal ve demir levhalardan yapıldığını söylüyen Ku´an-ı Kerime göre ise olayın bilimselliği oturmuş oluyor aksi halde dağları aşan denizlere ve suyun dalgasına dayanıklı bir gemiden bahsediliyorsa başkada bir izahı yoktur.Geminin içindeki kamaraların ve dizaynın tahtadan olabileceği dolayısıyla geminin içi doğaya karışmış olsa bile geminin iskeleti ve gövdesinin sapa sağlam yerinde durduğunu biliyoruz. dedi Dahada çarpıcı olanı Kur´an´ın anlatımına göre ?kazan yandı tutuştu gemi hareket etti?diyor Allah şu halde kazanı ateşlemesi olan bir gemiden bahsediyoruz bundan ne anlarsınız!..gemi ya buharlı bir gemidir yada nükleer enerjiyle çalışan bir gemidir başkada bir izahı olamaz buda şu anlama geliyor özel madde strafor kaplı metal ve demir levhalardan yapılan bir gemi kazanı motoru ateşlemesi olan bir gemiden bahsediyiruz ozaman şunu dersek hiçte garipsenmez?Nuh Peygamberin yaşadığı dönemde dünya sakinlerinin ulaştığı medeniyet ve teknoloji zirve yapmıştı yani bizler bilgi çağında ,modern çağda yaşadığımızı iddia ediyoruz lakin Nuh uygarlığı bizim hafızalarımızın alamayacağı kadar ilerideydi ;teknolojik olarak bugünün dünyası enaz 100 yıl geriden takip ediyor..dahada önemli bir not;Amerika birleşik devletleri ve Rusya uzay merkezleri Nuhun gemisinin nerede olduğunu biliyor fakat bunu açıklayamıyorlar; koordinatlarınızı verdiğiniz takdirde her iki ülkenin uyduyla sizin yakanızdaki düğmeye inip üzerindeki markasını okuyabilme teknolojisine sahipse´ki sahip pekala devasa ve titanikten daha büyük olan gemiyi rahatlıkla nerede olduğunu görüyordur ama bunu açıkladıkları takdirde israiloğullarının elindeki tevratla kutsal incillerde geçen Nuhun Gemisi fiyaskoyla sonuçlanacak tevrat ve inciller yalanlanmış olacaktır oysa Kur´an-ı Kerimde anlatılan Nuhun Gemisi doğrulanmış olacaktır. Ünlü bilim adamı Prof.Dr.Ramazan Çakır söze şöyle devam ediyor;batan titanik için Tanrı bile batıramaz deniliyordu oysa titanikten çok daha büyük olan Nuhun Gemisini devasa okyanuslar ve dağları aşan suyun dalgalarında yüzdüren Allah yegâne güç ve kuvvetin sahibidir;fazla bir zaman değil ama bir yirmi altı yada yirmi yedi yıl içinde gerek Amerikadan yada Rusyadan elbet yürekli bir yiğit çıkıp gemiyi ifşa edecektir ve hatta bu deklarasyonu yayınlayan kişi Müsluman olduğunu tüm Dünyaya ilan edecektir;bilinizki Nuhun gemisinin ifşa edildiği gün Kıyamet gününe hazırlık günüdür bu böyle biline..şimdilerde özellikle Amerikalıların ve hristiyan misyonerlerinin Ağrı dağı civarındaki araştırmalarının bilimsel bir temeli yoktur sadece hedefi saptırmak ve geciktirmektir..Ağrı dağı dağcılar iyi bilirki Dünyanın en yüksek tepelerinden biri olan Everest tepesinden daha zorludur zira jeofik ve geografik şekiller açısından Ağrı dağı Nuhun gemisine uygun bir istasyon değildir insanların yaşamalarına olanak sağlamaz onun için benim kanatimce Şırnak ili sınırlarındaki Cudi dağı daha mantıklıdır..israilli masonların finanse ettiği misyonerler ve hristiyan misyonerlerin kasıtlı olarak Nuhun Gemisinin nerede olduğu gerçeği yerine hedefi saptırmak için uğraşıları çok manidardır.
